Selamlar dostlar.
Forumda bir süredir random takılıyordum ve daha aktif olmanın zamanı geldi diye düşündüm. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; forumdaki bilgi akışı gerçekten muazzam. “Saç dökülmesi” meselesini doğru anlamada ve çözüme kavuşturmada, bir çok dermatologdan iki üç beden üstte bir yerlerde bence bu forum. Her ne kadar forumda kullanılan ciddi tedavilere cesaret edemesem de, böyle bir oluşumun küçük bir parçası olmaya karar verdim. Sözü daha fazla uzatmadan, asıl konumuza gelelim. Öncelikle kendi durumumdan bahsedeyim ki, konu daha net şekillensin.
Bendeki dökülme lise yıllarında başladı. Şakakları hızlı bir şekilde kaybettim. O yaşlardaki vurdumduymazlıktan olsa gerek, benden önce çevremdeki insanlar farkediyordu bu durumu. Sonrasında ise kimi dönemler artan, kimi dönemler ise “kısmen” azalan dökülme devam etti. Bu 7-8 yıllık total süreçte, sürekli dökülen ve seyrekleşen saçlar, psikolojimi derinden etkilemişti. Ayrıca bu mesele insanı tam bir paranoyak yapıyor. Eli saçlarda gezdirip dökülmüş mü diye kontrol etmek, yerlere bakıp “acaba 1 metrekareye kaç adet saç teli düşüyor” gibi anlamsız matematiksel analizler yapmak… Daha dökülmeyle mücadele edemezken, üstüne bir de seboreik dermatitimin olduğunu keşfetmem, beni tam anlamıyla yıkmıştı.
Sözün özü, muhtemelen sizlerde de olduğu gibi, genetik haritamız saç konusunda pek de iç açıcı değil. Kimi zaman karşılaştığımız, 60-70 yaşlarında ve daha şakaklarından 2 tel bile kaybetmemiş, saç çizgisiyle kaşları arasındaki mesafenin üç parmak olduğu amcalar kadar şanslı değiliz maalesef. Asıl konumuza tekrar dönelim. Bahsettiğim dökülme psikolojisini ne zaman yenip, durumu kabullensem, daha mutlu bir insan oluyorum. Sosyal hayata karışıp, daha hızlı yaşıyorum. Bu hıza ayak uydurabilmek için günde iki kez saçımı yıkadığım zamanlar bile oluyor. Ama ne zaman konuyu kafama taksam hayattan kopuyorum ve etrafıma yoğunlaşamıyorum. Böyle zamanlarda dökülmeden korktuğum için de saçımı uzun süre yıkamayıp yağ içinde bırakıyorum Dolayısıyla da hayattan izole oluyorum. Elbette ki bu sorunla fiziksel olarak mücadele etmek daha önemli ancak işin psikolojik tarafını da gözden kaçırmamak gerekli diye düşünüyorum.